Girişimcilik, sadece erkeklerin değil, kadınların da güçlü ve yaratıcı şekilde yer alabileceği bir alan. Türkiye’nin birçok köyünde ve kasabasında, ata mesleklerini sürdüren, fakat bunu bir adım ileri taşıyarak modern teknoloji ile birleştiren kadınlar bulunuyor. İşte onlardan biri olan Elif Çelik, eşinin ata mesleğini canlandırarak uluslararası başarıya imza attı. Kendi köyünde başladığı serüveniyle 24 farklı ülkeye ürün satışı yapmayı başardı. Bu hikaye, yalnızca girişimcilik ruhunu değil, aynı zamanda kadınların güçlenmesi adına ilham verici bir örnek sunuyor.
Elif, eşiyle birlikte yaşadığı köyde, yıllardır Dedesi’nden devraldığı topraklarda geleneksel tarım yaparak yaşamlarını sürdürmeye çalışıyordu. Ancak, eşinin herhangi bir sağlık sorunu yaşaması sonucunda, elden çıkarılması gereken bu ata mesleğine olan yakınlığı arttı. Eşinin her zaman kıymetini bildiği bu mesleği bir adım ileri taşımak için harekete geçti. Geçmişte sadece yerel pazarda tanınan ve tüketilen ürünleri, artık modernize etmek istemesi onun en büyük adımlarından biri oldu.
Hibe destekleri sayesinde hem ürünlerini çeşitlendiren hem de kaybolmaya yüz tutmuş geleneksel yöntemleri modernize eden Elif, geleneksel tarımı organik ve sürdürülebilir bir iş modeline dönüştürdü. Şimdi, ürünlerini potansiyeli yüksek olan 24 farklı ülkeye ihraç ediyor. Dünyanın farklı köylerinde yaşayan insanlara, kendi köyünden gelen benzersiz tatları ulaştırmayı sağlıyor. Elif’in hikayesinin en ilginç yanlarından biri de bu atölyede hem kadın istihdamı sağlaması, hem de yerel kadınları girişimcilik konusunda teşvik etmesidir. Kadınların gücüyle dönüşen bir iş modeli yaratmak için Elif, sıkı çalışmalar yapmaktadır.
Elif’in bu yeni macerasında en önemli etkenlerden biri doğru bir stratejik planlama oldu. Kurduğu iş modelini sadece yerel değil, global ölçekte düşünebilmek için pazar araştırması yaptı. Hangi ürünlerin hangi pazarda daha fazla talep gördüğünü belirleyerek, sürekli yenilikler yaparak ürün portföyünü genişletti. Elif, ayrıca sosyal medyayı etkin bir şekilde kullanarak kendi marka bilinirliğini artırdı ve hedef kitlesine online olarak ulaşmayı başardı.
Mesleğini modern teknolojilerle harmanlayarak, çiftlikten sofralara doğrudan ulaşan organik ürünler hazırlayan Elif, yerel tarımın değerini artırdığı gibi, tarımın dijitalleşmesine de katkıda bulundu. Kadınların teknoloji kullanımı konusunda eğitilmesi ve kendi işlerini kurabilmeleri adına destek sağlamak için, yerel kuruluşlarla işbirliği yaparak atölye çalışmaları başlattı. Hem sürdürülebilir tarım hem de kadın girişimcilik konusunu birleştirerek, sadece kendi işini büyütmekle kalmadı; aynı zamanda kendi köyünde sosyal bir dönüşüm başlattı.
Elif Çelik, girişimcilik yolculuğunda karşılaştığı zorlukları, kadınların iş yaşamına katılımının önemine nasıl dikkat çektiğini ve nasıl başardığını şu sözlerle özetliyor: “Kadınlar, ne kadar güçlü direnç gösterse de, toplumda hala eşit haklara ulaşmakta zorlanıyorlar. Bizim üzerimize düşen, birbirimizi desteklemek ve cesurca kendi potansiyelimizi ortaya koymak.”
Elif’in hikayesi, yalnızca bir iş kurma çabasından ibaret değil; aynı zamanda kadınların toplumda eşit yer bulması ve ataerkil yapıya meydan okuma çabasının bir örneği. Her gün yeni bir başarı hikayesine imza atan Elif, birçok kadın için bir ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Eşinin geçmişte yaptığı gibi, ata mesleğini ilerletmek yerine kendine özgü bir yolda ilerleyerek, sadece kendisi için değil, birlikte çalıştığı kadınlar için de örnek oluşturmayı hedefliyor.
Sonuç olarak, Elif Çelik’in öyküsü, girişimcilikle ilgili sadece ekonomik başarıların ötesinde, kadınların güçlenmesi ve sürdürülebilir bir kalkınma oluşturmaları için neler yapabileceklerini gösteren bir anlatıdır. Kendisi, sadece kendi köyünü değil, dünya üzerindeki birçok kadının da hikayesine ilham veriyor. İlerleyen günlerde, başta Avrupa olmak üzere, daha fazla ülkeye açılmayı ve yeni ürün çeşitleri ile tanışmayı hedefleyen Elif, tutkusuyla sınırları aşmaya devam ediyor.