Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son dönemde yaşanan ekonomik belirsizlikler ve bunun medya üzerinden provoke edilmesine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Kriz dönemlerinde medyanın rolünün kritik olduğunu vurgulayan Erdoğan, bazı gazetecilerin, milleti provoke etmeye yönelik tutumlarını eleştirerek dikkat çekti. Türkiye'nin güçlü bir ekonomi için çabaladığını ifade eden Erdoğan, bu çabaların zayıflatılmasına asla izin vermeyeceklerini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir basın toplantısında yaptığı açıklamalarla dikkatleri üzerine çekti. Ekonomik sorunların varlığının bilincinde olduklarını belirten Erdoğan, “Milleti provoke eden gazeteci olamaz. Ekonomik istikrar, herkesten önce medyanın sorumluluğudur. Halkımızın gözünde bu tür tutumlar, güven kaybına yol açar” ifadelerini kullandı. Ayrıca, Türk ekonomisinin dirençli olduğunu ve yaşanan geçici dalgalanmaların bahane edilerek halkın moralinin bozulmasına izin vermeyeceklerinin altını çizdi.
Erdoğan, medyanın ekonomik konularda yapıcı bir yaklaşım benimsemesi gerektiğini ifade etti. "Hepimiz aynı gemideyiz. Bu gemiyi yüzdürmek için çaba harcamalıyız. Bunu sağlamak için ise duyarlı bir medya anlayışına ihtiyacımız var. Ekonomimizi dış kaynaklı spekülasyonlarla zayıflatmaya çalışanlar; bunu başaramayacaklarını bilmeli" diyen Erdoğan, bu tür davranışların sonuçlarının ağır olabileceğini aktardı.
Medya, toplumun nabzını tutan ve kamuoyunu bilgilendiren kritik bir araçtır. Ancak, bu hizmeti yerine getirirken sorumluluklarının bilincinde olmalıdır. Erdoğan, medyanın halkın bilgi ihtiyacını karşılaması gerektiğini, ancak bunu yaparken halkı tedirgin eden ya da korku salan tarzda haberler yapmaktan kaçınmaları gerektiğini söyledi. Bu tür haberlerin, toplumda bir güvensizlik yaratabileceğini ve nihayetinde ekonomik durumu olumsuz yönde etkileyebileceğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı, geçmişte benzer durumlarla karşılaştıklarını ve toplumun birlik ve beraberliği sayesinde bu zorlukların üstesinden gelindiğini hatırlatarak, "Bugün de aynı dayanışmayı gösterebileceğimize inanıyorum. Medya, bu süreçte önemli bir aktör. Ekonomik verileri tartışırken, halkımızı daima bilgilendiren bir anlayışla hareket etmelidir" dedi.
Erdoğan’ın bu açıklamalarının ardından, medya camiasında hem destekleyenler hem de eleştirenler çıktı. Bazı gazeteciler, Erdoğan’ın uyarılarının medya üzerindeki otoriter bir kontrol oluşturulması anlamına geldiğini savunurken, destekleyenler ise bu tür açıklamaların medya etiğine vurgu yaptığını belirtiyor. Bu durum, Türkiye'de medya özgürlüğü ve devletin medya üzerindeki etkisi tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Sonuç olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları, Türkiye'deki medya alanında büyük yankı uyandırdı. Ekonomik istikrar ve medya arasındaki ilişkinin ne kadar önem taşıdığını bir kez daha ortaya koyan bu açıklamalar, Gazetecilerin sorumluluklarını ve haber yapma biçimlerini sorgulamalarına neden olabilir. Erdoğan, Türkiye’nin bu zorlu süreçteki duruşunu güçlendirerek, herkesin sorumluluk alması çağrısında bulunmuştur.